26 Şubat 2014 Çarşamba

HER ŞEY ÜST ÜSTE GELMEK ZORUNDA MI????

Herkese merhabalar,

Anne olmak.... Çocuğumuzun başına gelecek tüm kötülüklere biz anneler göğüs gersek, onlar hiç üzülmese hiç ağlamasa hiç hasta olmasa...Ama hayat işte çocuklar düşe kalka büyüyorlar. Ne kadar korumacı olsak da olacağın önüne geçilmiyor gerçekten. 

Oğlum geçen hafta parkta kaydıraktan kayarken düşüp köprücük kemiğini kırdı.

Eşim hemen hastaneye götürmüş bana da telefonla haber verdi. Telefonda ciddi bir şey olmadığını söylese de hastanede oğlumu görene kadar kafamda kurduğum felaket senaryolarını anlatamam sizlere. Koştur koştur oğlumun yanına gittim. Baktım sedyede oturtmuşlar oğlumu, çekinmiş belli doktordan, bakıcımız ağlamaklı. Oğlum beni görünce alttan alttan masum bakarak doktor duymasın diye usul usul "KOLUM ÇOK ACIYO ANNE" dedi. O an içim parçalandı, biliyorum çok ciddi bir şey değil ucuz atlatmışız ama anne yüreği oğlumu öyle görünce gözlerim doldu.

Doktorumuz klavikula bandajı almamızı, 10 güne kadar kırığın iyileşeceğini söyledi ve hastaneden ayrıldık.

Tam 3 gün sonra benim diş apse yaptı. Yüzüm davul gibi şişti, ağrıdan uyuyamaz, konuşamaz oldum.Oğlum bir koltukta yatarken ben de diğer koltuğa yerleştim. Çocuğum ilgi beklerken ben diş ağrısıyla kıvrandım. İmdadıma annem ve babam yetişti. Ben diş ağrım ile uğraşırken oğluşuma baktılar.

Ve böyle hasta 1 haftayı geride bıraktık. Kendimi çok yorgun, halsiz hissediyorum. Hemen hafta sonu gelse de ayaklarımı uzatıp biraz keyif yapsam.

Herkese sağlıklı günler diliyorum. Allah çocuklarımızı kazalardan korusun...


3 Şubat 2014 Pazartesi

ŞEKER HAMURU DENEMELERİ...

Uzun süredir şeker hamuru denemeleri yapmak istiyordum. Fırsat bu fırsat oğlumun doğum gününde şeker hamurlu kurabiyeler hazırlamayı kafaya koydum.

İlk iş şeker hamurlarını, kurabiye kalıplarını  pasta dizayn sitesinden sipariş vermek oldu. (Siparişlerim 2 günde adresime teslim edildi.) Tchibo dan aldığım kurabiyeler için harf baskı setlerinden " YAMAN" ve  "3" yazılarını hazırladıktan sonra sıra kurabiye tarifi bulmaya gelmişti. Nette yaptığım araştırmaların sonunda zencefilli, tarçınlı ve limonlu bir kurabiye hamuru yapmaya karar verdim.

Doğum gününden 2 gün önce iş çıkışı büyük bir hevesle koştur koştur eve gittim. Kurabiye hamurunu yaptım. Dolapta 1 saat dinlendirmek için bıraktım. O arada tam bardağıma çayımı doldurmuş TV keyfi yapacaktım ki kapı çaldı. Sağ olsun eşimin kuzenleri kurabiyeler için yardıma gelmişlerdi. Kızlar gelmeselerdi sabaha kadar uğraşabilirdim. 3 kişi 2 saatte 50 kurabiye hazırladık. Onlar olmasaydı bu kadar kısa sürede asla bitiremezdim.

Veeee işte şeker hamurlu kurabiyelerim....



16 Aralık 2013 Pazartesi

CUP CAKE MACERAM

Her hafta takibimde olan şehir fırsatlarında dolaşırken gözüme cup cake kurs ilanları ilişti. Birden, sanki kafamın üzerinde bir ampul yandı. "Neden olmasın?" dedim. Değişik insanlar, değişik ortamlar ve değişik bir uğraş. Bu fırsatı hemen değerlendirdim.

Ödeme işlemlerini gerçekleştirdikten sonra şehir fırsatlarının verdiği kod ile firmayı arayıp isim yazdırdım. Telefonda, gerekli sayıda katılımcı sağlandıktan sonra kursu gerçekleştireceklerini ve tarihi telefon ile haber vereceklerini söylediler. İş beklemeye kalmıştı.......

İki hafta sonra kurs tarihi  ile ilgili bilgilendirme yapıldı. Beklenen gün Pazar dı:))

Pazar sabahı heyecanlı heyecanla uyandım. Kahvaltı hazırlamam, çamaşır yıkama işini bitirmem ve kursa yetişmem gerekiyordu. Telaşlı telaşlı bütün işlerimi ayarladım, oğlumu da babasına emanet ederek evden çıktım.

Kursun ismi Golden Chefs Kitchen. Demirtepe metro çıkışına çok yakın. Açıkça söylemek gerekirse ulaşımının kolay olması tercih nedenimdi.

Binanın bir katını kiralayıp, dairenin salonunu mutfağa çevirmişler. Amerikan tarz mutfak gibi dizayn edilmiş. Mutfak karşısına U biçiminde masalar ve sandalyeler koyulmuş.

Gittiğimizde sıcak bir karşılama ile bizleri karşıladılar. Ustamız kek yapımını anlatırken çaylarımız ikram edildi.

Bir yandan çaylarımızı yudumlarken diğer yandan keyifli bir sohbet eşliğinde kek hamurunu yapmaya başladık.

Kek hamurunu ustamız yaptı. Kursiyerlerden birkaçı çırpma işlemlerinde yardımcı oldu. Adım adım, göstere göstere yapılan kek hamurumuzu gelen farklı malzeme talepleri doğrultusunda dörde böldük. Keklerimizi kakaolu, üzümlü-cevizli, sade ve incirli olmak üzere ayırarak muffin kalıplarına  grupça doldurduk. Onlar pişerken biz de krema çeşitlerimizi de hazırladık.

İşin en eğlenceli kısmı pişen kekleri süslemekti.

Ustamız örnek olması ve  fikir vermesi  için 3-4 tane sunum hazırladı. Hepimiz yağlı kağıtla yapılmış bir huni ile yapılan tabak süsleme ve cup cake süsleme detaylarını hayranlıkla izliyorduk.

Bu konuda çok yaratıcı olduğumu söyleyemeyeceğim. Ne sanat eserleri yapıldı. Onlar yanında pek iddalı olmayacak ama benim zevkle yaptığım kekler ve süslenmiş tabağım karşınızda...




Süsleme aşamasında iş tamamen hayal gücüne kalmış. Ustamızın yaptıklarının yanı sıra kursa katılan bir resim öğretmeni tabak üzerine yaptığı çikolata bir tablo ile keklerini sundu.

Günün sonunda eğlenceli geçen üç saat ve kek tarifi bizde kaldı:)))


10 Aralık 2013 Salı

AÇMA TARİFİ

Havaların soğumasıyla evde daha çok zaman geçirir oldum. Değişik tarifler denemeyi sevdiğim için TV'de yayınlanan yemek programlarını çok severek takip ederim . Bu yemek programları yeni fikirler, lezzetler, sunumlar öğrettikleri için faydalı olmalarının yanında bir o kadar da zararlılar. Cumartesi güzel bir kahvaltının ardından rahat rahat TV keyfi yaparken bir aşçı poğaça tarifi vermeye başladı. Birden gözlerim karardı ve kendime geldiğimde bir elimde un diğer elimde yaş maya açma malzemelerini hazırlar halde buldum kendimi. Sizin anlayacağınız dayanamadım:D

Ve işte sonuç....

Genellikle açmayı zeytinli yaparım. Dolabı karıştırırken parça parça kalmış peynirleri değerlendirmeye karar verdim. Böylece açmamız zeytinli değil peynirli oldu:)

Pastahane açmasını aratmayacak bu tarifi şiddetle denemenizi tavsiye ederim.

Malzemeler:
  • 1 paket yaş maya
  • 4 silme yemek kaşığı toz şeker
  • 3 silme çay kaşığı tuz
  • 1 su bardağı sıvı yağ
  • 1 su bardağı süt
  • 1 su bardağı su
  • Aldığı kadar un
Arasına koymak için;
  • 1 yemek kaşığı tereyağı
  • Peynir (Açmayı sadece yağlı veya zeytinli de yapabilirsiniz.)
Üzeri için;
  • Susam ve çörek otu
İlk olarak su ve sütü cezvede ılıtın. İçerisine şeker, tuz ve yaş mayayı katıp maya eriyinceye kadar karıştırın. Daha sonra yağ ve unu da ilave ederek kulak memesi kıvamında bir hamur yoğurun. 1 saat kadar mayalanmaya bırakın.

Mayalanan hamurdan 2 ceviz büyüklüğünde parça koparıp dikdörtgen şekilde açın içerisine az tereyağı sürüp tam ortasına şerit halinde malzemeyi koyup uzun bir dikdörtgen elde edecek şekilde ikiye katlayın. Daha sonra oluşan dikdörtgeni burup iki kenarı birleştirin(simit yapar gibi). Üzerine yumurta sarısı sürüp susam ve çörek otuyla süsledikten sonra 170' fırında kızarana kadar pişirin.

Afiyet olsun.....

29 Kasım 2013 Cuma

KUYMAKKKK

Ve karşınızda Karadeniz'in vazgeçilmez lezzeti KUYMAK.....

Mis gibi kokan tereyağı, sünen peyniri ve değirmenden alınan halis muhlis buram buram Karadeniz kokan mısır ununun eşsiz birleşimi. Bu üç malzemeden meydana gelebilecek en güzel lezzet.

Babam hafta sonları büyük bir keyifle kuymak yapardı bize. Anneme de "sen anlamazsın kuymak yapmaktan. izle beni" derdi. Annem bu cümleye ne kadar kızsa da şu bir gerçek babamın kuymağının lezzeti bir başkadır.


Resimden de anlaşılacağı gibi babamdan aldığım bayrağı Ankara'da gururla taşımaktayım:)

Pazar günü oğluma "Kahvaltıda ne istersin?" diye sorduğumda değişmeyen cevabı "kuymak" oluyor.

Bu hafta bakır sahanımda hazırladığım kuymağı yapıp ortaya koymamla ve bu resmi çekmek için iki dakika makineyi alıp gelene kadar benim oburlar kuymağı yarılamış bile:)

MALZEMELER:
  • 3 çorba kaşığı mısır unu
  • 250 gr. kadar dilinmiş kolot peyniri
  • 1 çorba kaşığı tereyağı
  • sıcak su
Hepsi bu kadar. Kahvaltılarınızda 15 dakikada rahatlıkla yapabileceğiniz harika bir tarif.

Gelelim yapılışına. Tereyağı eritilir üzerine mısır unu koyulur ve 3-4 dakika rengi koyulaşmadan kavrulur. Daha sonra üzerine azar azar sıcak su eklenerek katı muhallebi kıvamı alana kadar pişirilir, ta ki tereyağı üste göz göz çıkana kadar. Kolot peyniri ilave edilir ve hafif hafif karıştırılarak peynirin erimesi sağlanır. Bu aşamada çok karıştırmak ve peynir koyduktan sonra çok pişirmek peynirin sünmesini azaltacaktır.

AFİYET OLSUN.....

KIYMALI SOSYETE MANTISI

Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba.

Bu sıra ailede yeni heyecanlar var. Kuzenim evleniyor:) Kız istemeydi, nişandı derken baya koşturmacalı günler geçirdik.

Kız istemede halam herkese yapılacak bir çeşit pasta siparişi verdi. Dağıtımda payıma kıymalı börek düştü.

Yapılacak birçok çeşit vardı ve tabakta böreğimin az yer kaplaması gerekiyordu. Aklıma birden minik sosyete mantısı yapmak geldi. Ve işte sonuç:)......

Kesinlikle sizi mahcup etmeyecek bir tarif.


Ve tabi ki beklenen sonuç: Sosyete mantım gecenin favorisi oldu:D

KIYMALI SOSYETE MANTISI TARİFİ:

İç malzemesi;
  • 250 gr kıyma
  • 2 büyük boy soğan
  • 1 tatlı kaşığı domates+biber salçası karışımı
  • Tuz, karabiber
Ara harç için;
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 1/4 su bardağı su
  • 1/2 su bardağı sıvı yağ


  • İlk olarak soğuması için kıymalı iç malzemeyi hazırladım. Kıymayı biraz kavurduktan sonra, minik küpler halinde doğradığım soğanları da ilave ettim. Salça ve baharatları da ekledikten sonra soğanlar yumuşayana kadar kısık ateşte ağzı kapalı olarak pişirdim.
  • Yufkaların arasına sürmek için yoğurt, su ve yağ karışımını hazırladım.
  • Böreklerin küçük olması için yufkaları tek tek sardım.  1 adet yufkayı şekildeki gibi 20 parçaya böldüm.Tepsim küçük olduğu için 3 yufkayı sarabildim.

  • Her parçayı yoğurtlu harçtan sürdüm. ve uzun kenarına kıymalı malzemeden koyarak rulo yaptım.
  • Yaptığım uzun ruloyu kendi çevresinde döndürüp tepsiye yerleştirdim.
  • Kalan yoğurtlu harcın içine bir adet yumurta sarısı katıp karıştırdım ve tepside böreklerin üzerine birer kaşık olacak şekilde döktüm.
  • Pişirmeden önce börekleri bir gece dolapta beklettim.

Pişirdikten sonra hızla servis tabağına yerleştirip halama gittiğim için pişmiş halini çekemedim. (Galiba hala blog yazdığımı kabullenemedim. Tariflerimi bir türlü tam olarak resimleyemedim.)

Servis tabağında diğer ikramlara bulaşmasın diye üzerlerine yoğurt koymadan servis yaptık. Normalde üzerine süzme yoğurt hazırlayıp birer çay kaşığı koyup ikram ediyorum.

Herkese afiyet olsun.............

25 Ekim 2013 Cuma

BLOG YAZMAK ÇOK ZOR!!!!

Yaptıkları yiyeceklerin resimlerini çekip bir de tariflerini paylaşan tüm bloggerların önünde saygıyla eğiliyorum.

Tarif almaktan bir adım öteye geçip tariflerimi paylaşmaya karar verdim. Sayfamı oluşturdum. İlk hevesle ve izinli olmanın verdiği rahatlıkla denediğim konservelerin fotoğraflarını çektim, tariflerini yazdım. Ama ne zaman ki izin bitip işe başladım blog yazmanın da zor bir iş olduğunu anladım.

7 de eve gidip yemek telaşına düşüp üzerine yemek pişince resmini çekmek ne kadar zormuşşş:) Oğlum ve eşime durun yemeyin ben resim çekeceğim diyemiyorum zaten aklıma da gelmiyor. Bir an önce yemek yensin, işim bitsin, kanepede uyku moduna geçeyim, dizilerimi izleyeyim, dinleneyim derdinde olduğum için :D 

Bu yüzden tüm blogger yazarlarının emekleri karşısında diyecek söz bulamıyorum. Blog yazmak  çocuklu ve çalışan bir bayan için çok zormuş. 

Tüm blog yazarlarına sevgi ve saygılarımla....